İYİ Parti Karacabey İlçe Teşkilatı Tarım Politikaları Başkanı Levent Narhın,”Bursa Ovası, tarihinin en ciddi kuraklık tehdidiyle karşı karşıyadır. Tarımsal üretimin, su kaynaklarının ve bölge ekonomisinin geleceği açısından kritik bir eşiğe gelinmiştir. 

   Bu durum yalnızca çiftçileri değil, gıda arzını, ihracatı ve Bursa’nın ekonomik sürdürülebilirliğini doğrudan etkilemektedir.

   Kuraklıkla mücadelede acil ve bütüncül önlemler alınması zorunludur. Bu kapsamda Manyas ve Uluabat Gölleri’ne regülatör yapılarak göl seviyelerinin kontrol altına alınması, suyun plansız kaybının önüne geçilmesi gerekmektedir. Aynı şekilde drenaj kanallarının hızla temizlenmesi ve derinleştirilmesi, uygun alanlara kapak sistemleri kurularak sulama için rezerv su oluşturulması büyük önem taşımaktadır.

   Tarımsal üretimde yasaklayıcı değil, sürdürülebilir çözümler esas alınmalıdır. Çeltik ekiminin tamamen yasaklanması yerine, damlama ve yağmurlama gibi modern sulama yöntemleriyle kontrollü ekime izin verilmesi, hem su tasarrufu sağlayacak hem de ürün deseninin bozulmasının önüne geçecektir. Ayrıca yağış durumuna göre ikinci ürün ekimleri yeniden değerlendirilmelidir.

   Mevcut şartlar göz önüne alındığında Bursa ilinin afet kapsamına alınması artık bir zorunluluktur. Çiftçilerimizin ayakta kalabilmesi için tarımsal borçların ertelenmesi hayati önem taşımaktadır.

   Öte yandan Bursa’daki suyun yaklaşık %25’ini kullanan sanayi tesislerinin, özellikle derin kuyulardan çektiği yer altı sularının acilen denetim altına alınması gerekmektedir. Su krizinin yükü yalnızca tarıma yüklenemez; adil ve dengeli bir paylaşım şarttır.

   Bu süreçte İl Kuraklık ve Kriz Merkezi, ilgili tüm kurumlar, meslek odaları, akademisyenler ve üretici temsilcileriyle birlikte durumu yeniden ve şeffaf bir şekilde değerlendirmelidir. 

   Aksi takdirde, Bursa’da tarıma dayalı olarak oluşan 520 milyon dolarlık ihracat pazarı geri dönüşü olmayan şekilde kaybedilecektir. Bugün alınmayan her önlem, yarın telafisi mümkün olmayan kayıplara yol açacaktır. Bursa Ovası için zaman daralmaktadır. Bu çağrı bir uyarıdır; bir kez daha hatırlatıyoruz: bunun geri dönüşü yoktur” dedi.