“Harekâtın amacı, PKK/YPG’yi Türkiye-Suriye sınırında yuvalanmış olduğu alanlardan çıkarmaktı. Önce Amerikan tarafıyla varılan ve PKK/YPG’yi lojistik ve askeri destekten mahrum bırakan uzlaşma, ardından Rusya ile varılan ve Rus askerleri ile Esad güçlerinin Menbiç ve Türkiye Suriye sınırının açıkta kalan diğer bölümlerine girmesini sağlayan mutabakat, Türkiye’nin siyasi hedefine çok büyük ölçüde ulaşmasını sağladı” diyen Altınbaş Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Kasım Han şunları kaydetti:

“Barış Pınarı Harekâtı’na başlarken konulan siyasi hedeflere büyük ölçüde ulaşıldı. Harekâtın amacı, PKK/YPG’yi Türkiye-Suriye sınırında yuvalanmış olduğu alanlardan çıkarmaktı. Önce Amerikan tarafıyla varılan ve PKK/YPG’yi lojistik ve askeri destekten mahrum bırakan uzlaşma, ardından Rusya ile varılan ve Rus askerleri ile Esad güçlerinin, Menbiç ve Türkiye- Suriye sınırının açıkta kalan diğer bölümlerine girmesini sağlayan mutabakat, Türkiye’nin siyasi hedefine çok büyük ölçüde ulaşmasını sağladı.”

Prof. Dr. Ahmet Kasım Han, bölgede durumun büyük ölçüde Türkiye lehine döndüğünü ve bundan sonrasının yönetimi için büyük fırsat yarattığını da vurguladı.

“RUSLAR TEL ABYAD-RESULAYN’I MUTABAKAT KONUSU YAPMAYACAK KADAR DİPLOMASİYİ BİLİR”

Barış Pınarı Harekâtı ile kontrol altına alınan Tel Abyad- Resulayn arasındaki bölgedeki 32 kilometre derinlikte mevcut statükonun mutabakatta muhafaza edilmesini de analiz eden Prof. Dr. Ahmet Kasım Han, “Ruslar, ABD ile varılan uzlaşmanın sınırları içindeki bir alanda Türkiye ile müzakerelerinde bu mutabakatı zorlamayacak kadar diplomasiyi bilirler. Türkiye de zaten bunu Rusya ile mutabakatına konu etmez. Mutabakatta Adana Anlaşması’nın öneminin teyit edildiğini de görüyoruz. Adana Anlaşması Türkiye’nin haklı güvenlik kaygılarını ve öte yandan Suriye’nin toprak bütünlüğünü teyit ediyor. Rusya da Adana Anlaşmasını, Suriye’deki rejimi tekrar Türkiye’nin muhatabı konumuna yükseltme açısından zemin olarak kullanmak istiyor” şeklinde açıklamada bulundu.