‘Önce ahlak ve maneviyat’
Yavaş, yaptığı açıklamada “Kadına şiddeti hak sayanlar, töre cinayetleri, çocuk yaşta gelinler memleketimizin derin yaraları olmakla beraber, sadece ülkemizde değil, tüm dünyada da bilinçli şekilde, kadın istismarı yapılmaktadır” dedi.
Yavaş, ahlaki dejenerasyonun 21'inci yüzyıl dünyasında daha çok arttığına dikkatleri çekerek, “Daha iyi yemek, daha iyi giyinmek ve daha iyi yaşamaktan başka hedefi olmayan, narsist, bireyselci insana sunulan kadın, maalesef cinsel bir meta, ticari bir unsur olmaktan kurtulamamıştır. Kadının bedeni tüm sektörlerde reklam aracı olarak kullanılmakta, bu acımasız ve aşağılık kapitalist ekonomik düzen adeta tüm zihinlerde bunun normalleşmesini sağlamaktadır” diye eleştirdi.
Kadına yönelik şiddetin de doğuştan değil sonradan öğrenilen bir olgu olduğuna değinen Yavaş, “Şiddet, birey için “öğrenilen” bir olgudur. Doğuştan, genetik karakterli değildir. Kişi yaşam sürecinde aileden, okuldan, çevreden etkileşimi ile şiddeti öğrenir. Yazılı ve görsel medya bu öğrenme sürecini hızlandırmaktadır. Bu bilgilerin ışığında şiddet mağduru kadınların gerçek failleri; insanımızı milli ve manevi değerlerden koparan, bireyselleştiren, bencil ve hedefsiz yapan, sadece tüketen, hevası ile hareket eden, yerim-içerim-dilediğimi yaparım felsefesini dayatan kapitalizm ve aynı hedefe yönlendiren, dünyevileşmeyi gaye edinen eğitim sistemimizdir” değerlendirmesini yaptı.
Yavaş açıklamasının devamında ise eğitim sisteminin yükselmesiyle doğru orantılı olarak kadına yönelik şiddetin de arttığını ifade ederek, “Bu milletin ruhuna, inancına uygun olmayan değerlere sahip kopyala- yapıştırdan öteye gitmeyen eğitim sistemimiz, zihniyetinde 'Önce Ahlak ve Maneviyat' demeden bu sorulara çözüm bulunamaz. Ülkemizdeki eğitim seviyesi, yükselmesine rağmen kadına uygulanan şiddetin oransal büyümesi de bizi kaygılandırmaktadır. Anlaşılmıştır ki şiddete, sadece diploma ile çözüm bulmak, yeterli değildir” dedi.
Açıklamasının son kısmında ise çözüm önerilerini dile getiren Saadet Partisi İlçe Kadın Kolları Başkanı Hasibe Yavaş, “Çözümü; kadının, ailedeki ve toplumsal hayattaki yerine ait zihniyetin, kadına yönelik bakış açısının, Efendimizin bize bildirdiği referanslar çerçevesinde değiştirilmesinde görüyoruz. Veda hutbesinde Efendimiz(sav); 'Ey insanlar! Kadınların haklarına riayet etmenizi ve bu hususta Allah'a karşı sakınmanızı tavsiye ederim' demiştir. 'Kadınlara yediğinizden yedirin, giydiğinizden giydirin, onlara vurmayın ve onları kötülemeyin' buyurmuştur. Sizin hayırlınız, ailesine ve eşine en hayırlı olanınızdır' diyerek kadına İslam'daki uygulama ve bakış açısını ifade etmiştir. Toplumsal seferberlik ile ahlaklı insan olmanın, erdemli olmanın insana, canlıya hatta eşyaya saygılı olmanın gereği anlatılmalı, dünyayı, insanları, kadınları tüketmek yerine 'emanet olduğu' bilinci inşa edilmeli ve korunmalıdır” dedi.