Gerçek yaşanmış mı inanın bilmiyorum, ama ben yinede hikayeymiş gibi anlatayım..
Zamanın birinde İstanbul’da meçhul biri varmış. Kişinin arkasından sessizce yaklaşır, ansızın ensesine vururmuş, sonra kim vurdu diye arkasına bakana da Allah var Allah dermiş..
Tabi bir gün yine sessizce yaklaştığı birinin ensesine vurunca, adam o acıyla dönüp ne vuruyorsun be adam der. Bizimki her zamanki gibi Allah var deyince..!
Adam: Yüksek ses tonuyla bizde biliyoruz be Allah’ın olduğunu deyip yoluna devam edecekken, bizim meçhul az kafası önde, kısık bir ses tonuyla ama senin bildiğin gibi değil, gerçekten Allah var demiş...
Her zerrede ilahi gücü görebilmek, her insana bahsedilmiş bir ayrıcalık ama, bakıpta göremeyenler kısmında kalmak ne acı. Öyle bir zaman ve öyle bir süreçten geçiyoruz ki, içimizde hapsettiğimiz, kendimize dahi itiraf etmekten sakındığımız, bazen insafa gelip söylemek isteyip fakat dillendiremediğimiz herşeyi, nefsimizi bastırarak muhasebe edip, suçluluk ve pişmanlık edasıyla da olsa, evet hatalıyım düzelmem lazım deyip kalben tövbe edip yüreğe işletmenin belkide son yılları, O'na dönüyoruz...
O'na dönüyoruz
Gerçek yaşanmış mı inanın bilmiyorum, ama ben yinede hikayeymiş gibi anlatayım..
Zamanın birinde İstanbul’da meçhul biri varmış. Kişinin arkasından sessizce yaklaşır, ansızın ensesine vururmuş, sonra kim vurdu diye arkasına bakana da Allah var Allah dermiş..
Tabi bir gün yine sessizce yaklaştığı birinin ensesine vurunca, adam o acıyla dönüp ne vuruyorsun be adam der. Bizimki her zamanki gibi Allah var deyince..!
Adam: Yüksek ses tonuyla bizde biliyoruz be Allah’ın olduğunu deyip yoluna devam edecekken, bizim meçhul az kafası önde, kısık bir ses tonuyla ama senin bildiğin gibi değil, gerçekten Allah var demiş...
Her zerrede ilahi gücü görebilmek, her insana bahsedilmiş bir ayrıcalık ama, bakıpta göremeyenler kısmında kalmak ne acı. Öyle bir zaman ve öyle bir süreçten geçiyoruz ki, içimizde hapsettiğimiz, kendimize dahi itiraf etmekten sakındığımız, bazen insafa gelip söylemek isteyip fakat dillendiremediğimiz herşeyi, nefsimizi bastırarak muhasebe edip, suçluluk ve pişmanlık edasıyla da olsa, evet hatalıyım düzelmem lazım deyip kalben tövbe edip yüreğe işletmenin belkide son yılları, O'na dönüyoruz...
Ekleme
Tarihi: 09 Nisan 2020 - Perşembe
O'na dönüyoruz
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.