Bu soruyu her birimiz şahıs olarak, millet olarak ve Müslüman olarak sormamız gerekir. Neden sormamız gerekir? Zira var olan düşünmek zorundadır, başını ve sonunu, konumunu, görevini ve sorumluluğunu… Düşünen önce kendisine sorar ve kendisini sorgular. Düşünen toplum da kendi tarihini düşünür ve sorgular.
Şu soruyu da sormak gerekir: Biz şahıs, millet ve Müslüman olarak niçin varız?
Herhalde Allah Teâlâ’ya kul olduğumuz ve Müslüman olduğumuz için varız, kendimizi de başkalarını da yanlıştan kurtarmak için varız, önce kendimizi şeytana ve şeytanın adamlarına alet olan nefsimizi ve neslimizi sonra diğer Müslümanları itikâdî ve iktisâdî, siyâsî ve kültürel istiladan kurtarmak için varız. İstiladan kurtulabilmek için önce istilada olduğumuzu bilmek ve idrak etmek gerekir.
İstiladan kurtulabilmek için:
1. Kendi konumumuza bakmak: LİDER MİLLET.
2. Kendi sistemimize bakmak ve uygulamak: Korunmuş İSLÂM, kaynağı vahiy.
3. Kendi masum liderimizi izlemek: Masum/korunmuş lider Peygamber.
Türkiye olarak bugün dünyada bize Osmanlının devamı olarak bakılmaktadır. Osmanlının konumu tarihte Kureyşîlik idi. Bugün de hâlâ bizim Kureyşîlik konumumuz devam etmektedir. Öyle ise bu konuma yani liderlik makamına layık olmaya çalışmak zorundayız. Lider milletler kimlerdir işte bunu tanımak gerekmektedir.
Lider milletlerin özellikleri:
a) Uyan değil uyulan ve izlenen olması,
b) Yol gösteren ve yön veren olması,
c) Eseri ve başarısıyla, ahlâkı ve iyiliğiyle gâlip olması,
d) Örneklik makamında olduğunun bilinciyle her eylem ve söylemine dikkat etmesidir.
Kimler izlenir ve biz kimleri izleyeceğiz?
Kur’ân-ı Kerîm bu konuda ne diyor?
Allah Teâlâ bize her gün, her namazda ve her rekâtta Fâtiha’da şu âyetleri okumamızı emretmektedir:
“Bizi dosdoğru yolda hidâyet(te devam ve kâmil hidayet nasip) et, kendilerine nimetler verdiklerinin yolunda, gazaba uğrayanların ve sapıklarınkine değil.”
(Fâtiha sûresi 1/6-7.)
“Dosdoğru yol”dan kasıt, İslâm dini; “kendilerine nimetler verdiklerin”den maksat ise peygamberler, sıddıklar, şehitler ve sâlihlerdir.
“Gazaba uğrayanlar”dan maksat, Allah’ın gazap ettiği herkes, her topluluk ve özellikle Yahudiler, “sapıklar”dan maksat da her sapık olan ve özellikle Hristiyanlardır.
Demek ki bu milletin de Müslüman olarak daima ve her konuda İslâm üzere olması, mutlak rehberler olan peygamberleri ve peygamberleri izleyen sıddıklar, şehitler ve sâlihleri örnek alıp izlemesi, Yahudi ve Hiristiyanlara itikâden ve ahlâken benzemekten sakınması gerekmektedir.
Lider milletin yol gösterebilmesi ve yön verebilmesi için ilim adamları yetiştirip her sahada isabetli projeler ortaya koyması gerekmektedir.
Gâlipler izlenirler. Zira gâlipler eserleriyle akılları, başarılarıyla nefisleri, ahlâklarıyla gönülleri ve iyilikleriyle de ruhları teslim alırlar.
Lider milletler örneklik makamında oldukları için izlenirler. İzlenenlerin sorumluluğu daha fazla olduğu için her şeylerine dikkat etmeleri gerekir hem dünya hem âhiret açısından.