Ne zaman güzel sözler sarf edecek dilleri
Su vermedi kuruttu, renk renk açan gülleri
Kafeste de unuttu, ötüşen bülbülleri
Farkında değimlisin incittin gönülleri
Görmezden gelemezsin uzatılan elleri
Huzurla geçmez günün uzundur geceleri
Bugün var, yarın yoksun, bak gitti niceleri
Seninde için yanar, ben gördüm alevleri
Ben zaten biliyorum içinden geçenleri
Neden karıştırırsın, siyah, beyaz, renkleri
Sorsanız anlatırım, yaşanmış gerçekleri
Herkesten gizlemişsin, sunduğum çiçekleri
Aşkla akıtılan ter eritir çelikleri
Betondan engel konsa devrilir direkleri
Köz köz olmuş yanıyor aşığın yürekleri
Kibrine yenik düşme, karşıla dilekleri.