Karadeniz insanı, kıt geçim kaynakları
Akla ilk gelen gurbet, yaşar ayrılıkları
Çoğu da balıkçıdır, denizde kayıkları
Yöre insanlarından, reisi, tayfaları
Denizin suyu soğuk, donuyor ayakları
Fırtınadan, yağmurdan, kızarır yanakları
Ağları temizlerken uyuşur parmakları
Denizden sonra başlar, yayla hazırlıkları
Mart, Nisan, bahçe eker, çeker onu dağları
Mayıs ayı gelince, şenlenir yaylaları
Her ilçenin, köylerin, ayrıdır obaları
Yayla deyip geçmeyin, var onun kuralları
Eskiden telefon yok, ses verir ıslıları
İmece, yardımlaşma, hazırlar kışlıkları
En önemlileri de, peynir, tereyağları
Kendi adım şimdi, ararım o yılları
Hem toprak, hem virajlı, bizim yayla yolları
Sırtında sepet yürür, kızları, kadınları
Önünde sürüp gider, püsküllü sığırları
Çilekeş kadınımız, çekiyor zorlukları
Erikbeli, Kadırga, kurulur horonları
Amca, dayı, yeğen, kol kola torunları
Kemençeciden komut, hadi eller yukarı
Karadeniz insanı, hak eder alkışları.