Enes ZİYA
Köşe Yazarı
Enes ZİYA
 

Yaşlılarla ilgili bir kıssa

Çok eski zamanlarda, memleketin birinde kötü bir âdet vardı. Yaşlılar artık iyice ihtiyarlayıp iş yapamaz duruma geldiklerinde ormana götürülür, orada yırtıcı hayvanlara bırakılırdı. Böylece zaten az olan yiyeceklerin, çalışan gençlere yetmesi sağlanmaya çalışılırdı. İhtiyarları belli bir yaştan sonra evde tutmak yasak olduğundan kimse yaşlı anne babasını evde gizleyemez, komşusu görüp ihbar edecek diye korkardı.    İşte bir gün, yaşlılardan birini oğlu ormana götürüp bırakmak istedi. Kış mevsimiydi. İhtiyar, oğul ve küçük torun beraberce ormana gittiler. İhtiyarı bıraktıktan sonra dönüyorlardı ki, küçük torun oyuncak kızağını dedesinin yanında unuttuğunu fark etti. Babasına dönüp almalarını söyledi.    Babası umursamayınca da :    “Kızağımı almalıyım, yoksa sen yaşlandığında seni neyle ormana götürüp bırakacağım?” dedi. Oğul o an anladı ki, ihtiyar babasının kaderi, yaşlandığında kendi kaderi de olacak. Dönüp babasının ellerini çözdü. Alıp eve geri getirdi. Samanlıkta saklayıp her gün ona gizlice yemek vermeye başladı.    Bir süre sonra köyde hayvanlar arasında bir hastalık yayıldı. Hayvanlar birbiri arkasından ölüyordu. İhtiyar oğluna şöyle dedi:    “Hastaları iyilerden ayır. Onlara şu, şu otlardan ilaç hazırla. Sağlıklılara da şöyle şöyle yap.”    Oğlan ihtiyar babasının dediklerini yaptı. Gerçekten de onun hayvanları arasında ölüm azaldı. Çoğu kurtuldu.    Bayram geldiğinde her sene olduğu gibi, o sene de köy halkı kurbanlar kesmeye başladı. İhtiyar oğluna şu öğüdü verdi:     “Köyde hayvan çok azaldı. Senin de fazla hayvanın yok. Bu sene kurban kesme.”     Gerçekten de bir iki ay içinde bütün köy tarlalarda çalıştırılacak hayvan sıkıntısı çekmeye başladı. Ama ihtiyarın öğüdünü dinleyen gencin hayvanı vardı.    İlkbahara doğru köyde artık ekmek yapacak tahıl bile kalmadı. Ama asıl sorun, tohumluk olarak kullanabilecek kadar bile tahıl olmamasıydı. Tarlaya ne serpeceklerini, gelecek senenin mahsulünü nasıl hazırlayacaklarını bilemiyorlardı. İhtiyar bu konuda da oğluna öğüt verdi:    “Yavrum, ahırın çatısı samanla doldurulmuştur. Onları çıkar, yeniden döv. Oradan tohumluk buğday çıkarabilirsin.”    Oğlan, ihtiyar babasının dediği gibi yaptı. Köyde tohumluğu olan tek aile onlar oldu. Bütün köy halkı bu gencin büyücü olduğunu düşünmeye başladı. Öyle ya, herkesin işi kötü giderken, bu evde garip bir şekilde kötülüklere bir çare bulunuyordu. Evi gözlemeye başladılar.     Sonunda da gerçek anlaşıldı, ihtiyar babanın hala yaşadığı ortaya çıktı. Köylüler genci krala şikâyet etti. Kral önce yasalarını hiçe sayan gence kızdı. Ama olup bitenleri dinledikten sonra iyi ve yerinde bir öğüdün çok şeyi değiştirebileceğini kabul edip, ihtiyarlarla ilgili yeni bir kanun çıkardı.    “Bundan böyle çocuklar, anne ve babalarına yaşlılıklarında bakacaklar. Onların gönlünü hoş tutacaklar. Çünkü onların hayat deneyimlerinden her zaman için öğrenebilecekleri şeyler var.”
Ekleme Tarihi: 12 Mayıs 2020 - Salı

Yaşlılarla ilgili bir kıssa

Çok eski zamanlarda, memleketin birinde kötü bir âdet vardı. Yaşlılar artık iyice ihtiyarlayıp iş yapamaz duruma geldiklerinde ormana götürülür, orada yırtıcı hayvanlara bırakılırdı. Böylece zaten az olan yiyeceklerin, çalışan gençlere yetmesi sağlanmaya çalışılırdı. İhtiyarları belli bir yaştan sonra evde tutmak yasak olduğundan kimse yaşlı anne babasını evde gizleyemez, komşusu görüp ihbar edecek diye korkardı.
   İşte bir gün, yaşlılardan birini oğlu ormana götürüp bırakmak istedi. Kış mevsimiydi. İhtiyar, oğul ve küçük torun beraberce ormana gittiler. İhtiyarı bıraktıktan sonra dönüyorlardı ki, küçük torun oyuncak kızağını dedesinin yanında unuttuğunu fark etti. Babasına dönüp almalarını söyledi.
   Babası umursamayınca da :
   “Kızağımı almalıyım, yoksa sen yaşlandığında seni neyle ormana götürüp bırakacağım?” dedi. Oğul o an anladı ki, ihtiyar babasının kaderi, yaşlandığında kendi kaderi de olacak. Dönüp babasının ellerini çözdü. Alıp eve geri getirdi. Samanlıkta saklayıp her gün ona gizlice yemek vermeye başladı.
   Bir süre sonra köyde hayvanlar arasında bir hastalık yayıldı. Hayvanlar birbiri arkasından ölüyordu. İhtiyar oğluna şöyle dedi:
   “Hastaları iyilerden ayır. Onlara şu, şu otlardan ilaç hazırla. Sağlıklılara da şöyle şöyle yap.”
   Oğlan ihtiyar babasının dediklerini yaptı. Gerçekten de onun hayvanları arasında ölüm azaldı. Çoğu kurtuldu.
   Bayram geldiğinde her sene olduğu gibi, o sene de köy halkı kurbanlar kesmeye başladı. İhtiyar oğluna şu öğüdü verdi:
    “Köyde hayvan çok azaldı. Senin de fazla hayvanın yok. Bu sene kurban kesme.”
    Gerçekten de bir iki ay içinde bütün köy tarlalarda çalıştırılacak hayvan sıkıntısı çekmeye başladı. Ama ihtiyarın öğüdünü dinleyen gencin hayvanı vardı.

   İlkbahara doğru köyde artık ekmek yapacak tahıl bile kalmadı. Ama asıl sorun, tohumluk olarak kullanabilecek kadar bile tahıl olmamasıydı. Tarlaya ne serpeceklerini, gelecek senenin mahsulünü nasıl hazırlayacaklarını bilemiyorlardı. İhtiyar bu konuda da oğluna öğüt verdi:
   “Yavrum, ahırın çatısı samanla doldurulmuştur. Onları çıkar, yeniden döv. Oradan tohumluk buğday çıkarabilirsin.”
   Oğlan, ihtiyar babasının dediği gibi yaptı. Köyde tohumluğu olan tek aile onlar oldu. Bütün köy halkı bu gencin büyücü olduğunu düşünmeye başladı. Öyle ya, herkesin işi kötü giderken, bu evde garip bir şekilde kötülüklere bir çare bulunuyordu. Evi gözlemeye başladılar.
    Sonunda da gerçek anlaşıldı, ihtiyar babanın hala yaşadığı ortaya çıktı. Köylüler genci krala şikâyet etti. Kral önce yasalarını hiçe sayan gence kızdı. Ama olup bitenleri dinledikten sonra iyi ve yerinde bir öğüdün çok şeyi değiştirebileceğini kabul edip, ihtiyarlarla ilgili yeni bir kanun çıkardı.
   “Bundan böyle çocuklar, anne ve babalarına yaşlılıklarında bakacaklar. Onların gönlünü hoş tutacaklar. Çünkü onların hayat deneyimlerinden her zaman için öğrenebilecekleri şeyler var.”

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve karacabeyhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren bahis siteleri blossomtips.com deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler casino siteleri