İlk yönetmenlik deneyimi yaşayan Haki Biçici'nin senaristliğini de üstlendiği “İyi Bir Aile Değiliz” isimli komedi filmi 9 Şubat'ta vizyona girdi. Oyuncu kadrosu; Kaan Yıldırım, Erkan Kolçak Köstendil, Şinasi Yurtsever, Sarp Apak, Derya Karadaş, Melisa Doğu, Vedat Erincin, Asiye Dinçsoy, Nergis Çorakçı, Tarhan Karagöz, Yakup Turgut gibi isimlerden oluşuyor. Oyuncu kadrosu şahane ama anlatılan hikaye şahane mi orası tartışılır. İlk 30 dakika senaryo tıkır tıkır işlerken sonrasında işler karmaşıklığa, çözümsüzlüğe, vıcık vıcık bir hale dönüşüyor. Ne oldu, nereye gitti, bu kim, ne iş yapar, ne oldu gibi sorular cevaplanamayıp havada kalıyor. Yakın tarihte vizyona giren “Cenazemize Hoş Geldiniz” filmini anımsatan bir havası da var.   Filmin konusuna değinecek olursak; Murat, babasının beklenmedik ölümüyle sarsılmış bir halde, hayatının en tuhaf aile buluşmasına katılmak zorunda kalır. Babasının vefatı üzerine İstanbul'da cenaze işlerini düzenleyeceğini düşünen Murat’ın aksine, akrabaları ise rahmetlinin köylerindeki aile mezarlığına defnedilmesini ister. Bu fikir aklına hiç yatmasa da akrabalarının kararına uymak zorunda kalan Murat köyün yolunu tutar. Ancak işler hiç de planladığı gibi gitmez. Babasının cenazesinin kaybolması, Murat'ın duygu dünyasının tamamen altüst olmasına neden olur. Artık ailesinin her üyesi onun gözünde şüpheli hale gelir. İlaçlarını düzenli kullanmasına rağmen iyi niyetli ama bir o kadar da garip kuzeni Hızır, rahatsız edici seviyede yardımsever olan diğer kuzeni Sinan, ailenin baş belası gazetecisi Çiçek ve hatta kapıcı başta olmak üzere, ailenin diğer garip üyeleri de bu süreçte Murat'ı çileden çıkarır. Murat, babasını kaybetmenin acısını yaşarken, bir yandan da ailesinin tuhaf ve çılgın üyeleriyle birlikte cenazenin izini sürmek zorunda kalır.   İyi oyuncu kadrosuna rağmen iyi gişe yapamayacak bir film bence. Sosyal medyada filmi izleyen seyircilerin büyük bir kısmı olumsuz yorumlarda bulunmuş. Filmin komedi yükü Erkan Kolçak Köstendil‘in üzerine bırakılmış. O da olmasa diğer karakterlere değil gülmek, tebessüm eden bile olmayacak. Türk halkı cenazeler üzerinden yapılan komedileri sevmiyor ve bu tür esprilere prim tanımıyor. Hele ki, anlatılan hikaye belli bir dakikadan sonra seyircinin aklını karıştırıp, finalde kafasında soru işaretleri bırakıyorsa hiç sevmiyor. Hal böyle olunca bu tür komedilerde ısrar etmenin de anlamı kalmıyor.